KOBİ’lerin Türkiye Ekonomisinde Yeri
Türkiye ekonomisinin tamamına yakını KOBİ’lerden oluşmaktadır. Büyük işletmelerin sayısı ise sınırlıdır. Dolayısıyla, “Türkiye Ekonomisi” tam bir “KOBİ Ekonomisi”dir.
Toplam işletmeler içinde payı sayı olarak çok fazla olmamakla birlikte, sağladığı istihdam ve katma değer açısından önemli payları sebebiyle, sınaî işletmelerin ayrı bir yeri vardır. Nitekim sağlanan maddî ve gayri maddî kaynakların önemli bir kısmı bu sektördeki işletmelere yöneliktir.
Sanayi sektöründeki işletmelerin ağırlıklı kısmı mikro ölçeklidir. Buna karşılık çalışan sayısı dikkate alındığında, büyük işletmelerin payı daha fazladır. Sağlanan katma değer açısından da büyük işletmelerin belirgin bir üstünlüğü vardır.
“KOBİ Ekonomisi” şeklinde de nitelenebilen Türkiye ekonomisinde, işletme sayısına paralel olarak, ülkemizde çok sayıda KOBİ tanımı vardır. Nitekim AB’de, işletmelere standart bir kimlik kazandırmak ve kendilerine sağlanacak imkânlardan uygun bir biçimde faydalanmalarını temin etmek için KOBİ’ler için tek tanım oluşturma yoluna gidilmiştir. AB’nin KOBİ’ler için tanımlamada esas aldığı ölçüler, Tablo 1’de yer almaktadır.
İşletme Ölçeği
Çalışan Sayısı
Ciro
Bilanço Değeri (Aktif Büyüklüğü)
Mikro
1-9
2 milyon €’dan az
2 milyon €’dan az
Küçük
10-49
10 milyon €’dan az
10 milyon €’dan az
Orta
50-249
50 milyon €’dan az
43 milyon €’dan az
Tablo 1: AB’nin KOBİ Tanımları (1 Ocak 2005)
• Başka bir işletmenin, söz konusu KOBİ’nin %25’inden fazla hissesine sahip olmaması gerekmektedir.
AB, maksimum 50 milyon €’luk ciroya, 47 milyon €’luk aktif büyüklüğe ve 250 kişilik istihdama sahip işletmeleri KOBİ statüsünde (ayrı ayrı mikro, küçük ve orta kategorilerinde olmak üzere) kabul etmektedir. Fakat burada Türkiye açısından ilginç bir durum ortaya çıkmaktadır. Bu tanım esas alındığı takdirde, ülkemizdeki işletmelerin tamamına yakını KOBİ statüsüne girmektedir. Halbuki İstanbul Sanayi Odası’nın ilan ettiği I. ve II. 500 sanayi kuruluşları sıralamasında yer alan işletmeler, büyük işletme olarak kabul edilmektedir. AB tanımı dikkate alındığında, II. 500 sanayi kuruluşlarının tamamı, I. 500 sanayi kuruluşlarının ise son 60’ı KOBİ statüsüne girmektedir.
Ekonomimizin “belkemiği” niteliğindeki KOBİ’ler, istihdamda çok önemli bir paya sahiptirler. Katma değerdeki payları toplamın %25 civarında olup, ihracattaki payları %10’dur. Bununla beraber, sahip oldukları esnek yapı dolayısıyla söz konusu düşük payları daha yüksek seviyeye çıkarma kabiliyetine sahiptirler. Nitekim, son dönemlerde ülkemizde ihracat hacminde meydana gelen dikkat çekici artışlarda bu işletmelerin önemli ölçüde katkısı olmaktadır. KOBİ’lerimiz sahip oldukları potansiyelleri açığa çıkarabildikleri oranda ülkemizin istihdam ve ihracatına katkı yapacaklardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder