Türkiye’deki 32 milyon tonluk ham çelik kapasitesinin yüzde 20,6’sına karşılık gelen 6,6 milyon tonu, entegre tesislere, yüzde 79,4’üne karşılık gelen 25,4 milyon tonu ise 21 adet elektrik ark ocaklı tesislerde üretiliyor.
Diğer taraftan, ham çelik kapasitesinin, 26,6 milyon tonluk bölümü (yüzde 83,1) uzun ürün üretimine, 4,7 milyon tonluk bölümü (yüzde 14,7) yassı ürün üretimine, geriye kalan 0,7 milyon tonluk bölümü ise (yüzde 2,2) vasıflı çeliğe yönelik.
Türkiye’de demir çelik sektörünün kapasite kullanımı, ekonomideki gelişmelere paralel olarak yıllar itibarıyla dalgalı bir seyir izlemekle birlikte yüksek olarak nitelendirilebilir. Bu oran entegre tesislerde, özellikle de Erdemir’de bazı yıllarda yüzde 100’ün üzerine çıktı. Son olarak, 2007’de sektör genelindeki kapasite kullanım oranı yüzde 80,5 olurken, bu oran Erdemir’de yüzde 94,8 olarak gerçekleşti.
2007’de entegre tesislerde gerçekleştirilen ham çelik üretimi 6,4 milyon ton olurken, ark ocaklı tesislerde gerçekleştirilen üretim 19,4 milyon ton oldu. Türkiye’nin ham çelik üretimi ürün bazında incelendiğinde ise uzun ürünlerin 21,5 milyon ton ile toplam ham çelik üretiminin yüzde 84’ünü oluşturduğu görülüyor. Yassı ürün üretiminin payı yüzde 14 olurken, vasıflı çelik üretimi çelik üretiminden yüzde 2 pay alıyor.
2000 yılı nihai mamul tüketimi 13 milyon ton olarak gerçekleşti. 2001 yılında Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin etkisiyle nihai mamul tüketimi azalarak 8,7 milyon tona geriledi ancak, ekonomideki iyileşmelere paralel olarak, nihai mamul tüketimi 2002 yılından itibaren tekrar artmaya başladı ve 2007 yılında 23,8 milyon ton ile rekor seviyeye ulaştı.
Tüketime paralel olarak, aynı dönemde nihai mamul üretimi de dalgalı bir seyir izlemiş ve 2007 yılında toplam nihai mamul üretim miktarı 26 milyon tonu aştı. Türkiye’nin toplam nihai mamul üretiminde sürekli olarak uzun ürünlerde arz fazlası yaşanırken, yassı ürün ve kaliteli çelik üretiminde ise yerli üretim miktarı yetersiz kalıyor.
2007’de uzun ürün fazlalığı 9,8 milyon ton olarak gerçekleşirken, yassı ürün açığı 6,7 milyon tona ve kaliteli çelik üretim açığı ise 0,8 milyon tona yükseldi. Türk demir çelik sektörü; 2007 yılında, her birinin yıllık kapasitesi 1,1 ile 3 milyon ton arasında değişen üç adet entegre tesis ve kapasiteleri 60 bin ton ile 1,9 milyon ton arasında değişen 21 adet elektrik ark ocaklı tesiste gerçekleştirilen, 25,8 milyon ton ham çelik üretimi ile dünya çelik üretiminde 11’inci sırada yer alıyor. Sektörün 2007’de gösterdiği yüzde 10’luk büyüme hızı, yüzde 7,8 olan dünya büyüme hızının üzerinde olup, bu gösterge; Türkiye’nin sıralamada daha üst seviyelere çıkacağının bir işareti olarak ifade ediliyor. Ham çelik üretiminin yüzde 69’u ark ocaklı tesisler, yüzde 31’i ise entegre tesisler tarafından gerçekleştirildi.
Demir Çelik Üreticileri Derneği verilerine göre, bugün demir-çelik sektöründe üretim, yüksek fırına dayalı üretim yapan 3 adet entegre tesis (ERDEMİR, İSDEMİR, KARDEMİR) ve 21 adet elektrik ark ocaklı tesis olmak üzere toplam 24 tesis tarafından gerçekleştiriliyor.
Ürün bazında kapasitelere bakıldığında, toplam kapasitenin yüzde 83’ünü uzun ürünler, yüzde 15’ini yassı ürünler, yüzde 2’sini vasıflı çelik ürünler oluşturuyor. 1980 sonrasında, uzun ürünleri girdi olarak kullanan inşaat sektörüne yönelik teşviklerin yarattığı beklenti ile uzun ürünlerde iç tüketimin çok üstünde bir kapasite oluşurken, yassı ürün kapasitesinde dünya ölçeklerinin gerisinde kalındı. Gelişmiş demir çelik üreticisi ülkelerde yassı ürün oranı yüzde 60, uzun ürün oranı yüzde 40 civarında.
Sektördeki aşırı kapasiteyi ve sebep olduğu verimsizliği ortadan kaldırmak, üretim/tüketim dengesizliğini gidermek için gerekli olan dönüşümü gerçekleştirerek Türk demir çelik sanayini kaliteli ve yüksek katma değerli ürün üretimine yönlendirmek, sektörün dünya piyasasındaki rekabet gücünü artırmak, ithal hammaddeye olan bağımlılığı azaltmak, yeniden yapılandırmanın olumsuz sosyal etkilerini en aza indirmek ve çevre standartlarını AB düzeyine yükseltmek amacıyla Türk Demir Çelik Sektörü Ulusal Yeniden Yapılandırma Planı (UYYP) hazırlandı ve anılan plan üzerinde Komisyon ile mutabakata varılmasını takiben, sektörün bir yeniden yapılandırma süreci içine girmesi hedefleniyor.
www.igeme.org.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder